olgun

olgun olmak gerekıyor onun farkına vardım.ama olgunluk denen seyın bılge olmakla hayatı anlamakla ılgısı yok.olgunluk denen sey ergenlıkte hayatın anlamının farkına vardıgın o dönemi cocuklukmus ergenlık denen dönem diyerek küçümseyip o düşünceleri unutmak olgunlukmus.işte onu yapmak lazım.o farkındalıgı o dönemi unutmak gerekıyorkı hayatın tadına varasın.yoksa 35 yasında hayatı düşünürsen nasıl mutlu olabılırsınkı ozaman.en bilge zamanımız ergenlık zamanaıydı.çocukken zekamız yetmedıgı ıcın hayatı anlamıyorduk.ama ergenlıkle beraber hayatı anlayacak bır duruma geldık.yaş biraz daha ilerleyince biraz daha zeki olup ergenlıkteki düşüncelerin altından kalkamayacagımızı ögrendık.ve o ergenlıkteki düşünceleride olgunlaşınca küçümsedik.çünkü ergenlıkteki düşüncelerle başa çıkmanın tek yolu onları küçümseyip üzerinde düşünmemek.çünkü o düşünceleri başka düşüncelerle çürütemiyoruz.onların doğru olduugnu biliyoruz ama hepimiz ahlaken o düşüncelerin dogru oldugunu bile bile farklı davranamayacagımızı bildigimiz için sadece küçümseyip o düşüncelerden kaçabiliyoruz.aynı birisiyle tartışırsın.eğer karsındakinin düşüncelerini çürütemeyecek kadar sağlam olduğunu gördüğünde o tartışma ortamına hemen bir sululuk katıp adamla dalga gecersin anca öyle kurtulabılırsın o durumdan.buda biraz oyle.ergenlıktekı düşüncelerimizi alt edecek yeni bir düşünce yeni bişiler bulamadıgımız için onları ergenlık heyecanı falan filan deyip küçümseyip bir kenara attık.bakıyorumda yapcak baska bişide yok